CÝNSEL GELÝÞÝM KUSURLARI
Taný ve tedavi (Genel bilgiler)
Cinsel geliþim kusurlarýnda hayatý tehdit edebilecek kadar aðýr klinik bulgular olabileceði gibi, hiçbir bulgu da olmayabilir. Kuþkulu genital yapý (ambiguous genitalia) sýklýkla ilk bulgudur ve daha karmaþýk malformasyon ya da sendromlarýn habercisi olabilir. Saðlýk çalýþanlarý ve halk arasýnda sýk kullanýlan “hermafrodit” ya da “çift cinsiyetli” ifadelerinin kullanýlmasý hasta yakýnlarý için travmatik olabilir. Cinsiyetin belirsizliði, aile ve yakýnlarýný stres, korku ve endiþeli bir bekleyiþ içerisine sokar. Belirsizlik, endiþe, ve cinsel organý ilgilendiren ameliyat gereksinimi, kabullenmesi zor olan bu durum karþýsýnda anne-babanýn psikolojik saðlýðýný, aile bütünlüðünü bozabilir. Bu nedenle, cinsel geliþim kusurlarý, acil olarak ele alýnmasý gereken psikososyal-medikal bir tablodur.
Erken taný ve cinsiyetin erken belirlenmesi (bebeðe isim verilmesi, nüfusa kaydedilmesi, kýyafet seçimi vb), belirsizliðin ve aile üzerindeki sosyal baskýnýn bir an önce sona ermesini saðlar. Cerrahi öncesi deðerlendirmeler arasýnda, yalnýzca tanýyý destekleyecek endoskopi, ya da biyopsi yer alabilir. Cerrahi müdahale gerekiyorsa, operasyon türü ve zamanýnýn belirlenmesi aileyi rahatlatýr. Cinsel organ cerrahisinde, ailenin yazýlý onamý alýnarak, mümkün olan en az anatomik deðiþiklikle cinsel organ fonksiyonunun saðlanmasý, olasý idrar yolu sorunlarýnýn giderilmesi amaçlanýr. Kýz çocuklarýnda vajen yapýsýnýn genç eriþkin dönemde mens (adet kanamasý), eriþkin dönemde ise cinsel iliþki açýsýndan fonksiyonel sorun çýkarmamasý saðlanýr. Hastanýn cinsel-psikososyal büyüme ve geliþmesinin belirsizlik içerisinde býrakýlmamasý ve stabil cinsel kimlik geliþiminin saðlanmasý açýsýndan bu tür cerrahi müdahalelerin faydasý vardýr. Ancak, özellikle büyük anatomik deðiþikliklerin yapýldýðý ve baþarýsýz kalýnan cerrahi giriþimlerin hasta üzerindeki olumsuz etkileri, etik sorunlarý da beraberinde getirmektedir. Reþit olmayan hastada cinsel organ cerrahisi ve cinsel kimliðin belirlenmesi, “hastanýn kendisinin onayý alýnacak kadar beklenebilir mi?” sorusunu ortaya çýkarmaktadýr. Birçok klinisyen, cinsel geliþim kusuru olan çocuklarýn aileleri tarafýndan reddedilebileceði ya da akranlarý arasýnda alay konusu olabileceði düþüncesi ile bu ameliyatlarýn mümkün olduðunca erken yapýlmasýný önermektedir. Diðer taraftan ise, bu tür ameliyatlarý geçirmiþ hastalardan oluþan destek gruplarý
(ISNA;www.isna.org , AISSG;www.medhelp.org/www.ais ,
UKIA;www.ukia.co.uk , XY-frauen;www.xy-frauen.de vd), cinsiyeti belirlemeye ya da deðiþtirmeye yönelik her türlü cerrahi müdahaleyi reddetmekte, cinsel kimlik tercihinin hastanýn kendisi tarafýndan yapýlmasý gerektiðini savunmaktadýr. Her iki farklý yaklaþýmýn ortasýnda ise, geçirmiþ olduklarý ameliyatlardan memnun, “cinsel kimlik” problemi olmayan ve mutlu birçok hasta vardýr. Etik deðerlerin korunmasý amacýyla, yakýn zamanda alýnan bir insan haklarý komisyon kararýnda (San Fransisco Human Rights Commission, May 2005), cinsel geliþim kusuru gösteren “intersex” hastalarýnda týbbi gerekçeler olmaksýzýn “normalize edici” ameliyatlarýn yenidoðan döneminde yapýlmasýnýn insan haklarýna aykýrý olduðu açýklanmýþtýr. Gonadal tümör geliþme riski, kasýk fýtýðý gibi hayatý tehdit edebilecek nedenler dýþýnda, vücut görüntüsü ve cinsel kimliðin senkronizasyonu amacýyla yapýlacak tüm cerrahi giriþimler “normalize edici” ameliyatlar olarak nitelendirilmiþtir. Cinsiyet hiyerarþisi yaratmadan, olaðan dýþý genital yapýnýn korunmasý ve cinsel kimliðin geliþmesine yardýmcý olunmasý amaç olarak belirlenmiþtir. Ancak, fonksiyonel sorunlarýn giderilmesi amacýyla ve/veya ailenin ýsrarý nedeniyle yapýlmasý gereken ameliyatýn özellikleri, komplikasyonlarý ve olasý sonuçlarý öncelikle aileye, daha sonra ise uygun koþullarda (psikososyal destek altýnda) hastaya anlatýlmalý, ailenin ve hastanýn eriþkin destek gruplarý ile tanýþtýrýlarak bilgilendirilmesi saðlanmalýdýr.
CÝNSEL GELÝÞÝM KUSURLARI (CGK)
   46,XX Cinsel Geliþim Kusurlarý
- Gonad geliþim kusurlarý
- Ovotestiküler CGK (gerçek hermafroditizm)
- Testiküler CGK (örnek: SRY +, dup SOX9)
- Gonad disgenezisi
- Androjen fazlalýðýna baðlý CGK
- Fetal (21-hidroksilaz eksikliði, 11-hidroksilaz eksikliði)
- Fetoplasental (aromataz eksikliði),
- Maternal (luteoma, eksojen)
- Diðerleri (kloaka ekstrofisi, vajinal atrezi)
   46,XY Cinsel Geliþim Kusurlarý
- Gonad geliþim kusurlarý
- Tam gonad disgenezisi
- Kýsmi gonad disgenezisi
- Gonad regresyonu
- Androjen sentezi ya da etki kusuru
- Androjen sentez kusuru (17- hidroksisteroid dehidrogenaz, 5-alfa reduktaz, StAR mutasyonlarý)
- Androjen etki kusuru (CAIS, PAIS)
- LH reseptör kusuru (Leydig hücre hipoplazisi, aplazisi)
- Diðerleri (kloaka ekstrofisi, vajinal atrezi)
   Cinsiyet kromozomuna baðlý CGK
- 45,X (Turner sendromu ve benzerleri)
- 47,XXY (Klinefelter sendromu ve benzerleri)
- 45,X/46,XY (miks gonadal disgenezi, ovotestiküler CGK)
- 46,XX/46,XY (kimerik, ovotestiküler CGK)
En sýk görülen cinsel geliþim kusurlarý:
Androjen fazlalýðýna baðlý CGK (Konjenital adrenal hiperplazi):
46,XX kromozom yapýsý vardýr. Normal over yapýsýnda gonad ve diþi yönde geliþmiþ iç genital yapýlar (Müller kanallarý; uterus, kanallar ve vajen yapýsý) mevcuttur. Dýþ genital yapýda farklý derecelerde kusurlu görünüm vardýr. Olgularda, (sýklýkla 21-hidroksilaz enziminin eksikliðine baðlý olarak) kortizol sentez kusuru nedeniyle yüksek seviyelerde ACTH ve androjen vardýr. Adrenal bezi kaynaklý androjenler testosteron ve dihidrotestosterona dönüþerek diþi fetusun dýþ genital yapýsýnda maskulinizasyon/virilizasyona (erkek yönünde farklýlaþmaya) neden olurlar. Aðýr formlarýnda bu durum, yenidoðanda ileri derecede tuz kaybý ve kusma ile birlikte hayatý tehdit edebilir. Hafif formlarýnda ise çocukluk çaðýnda hafif derecede virilizasyon görülebilir. 21- hidroksilaz eksikliði yanýnda, 11- hidroksilaz, 3-beta hidroksisteroid dehidrogenaz enzim eksikliklerinde de adrenal bezi kaynaklý artmýþ androjen sentezi ve dýþ genital yapýda virilizasyon görülür.
Özellikle dýþ genital yapýnýn virilizasyonunu belirlemek amacýyla sýklýkla kullanýlan PRADER þematik sýnýflamasý:
|
|
|
|
|
|
|
|
Resim 1: Konjenital adrenal hiperplazili kýz çocuklarýnda görülebilen dýþ genital yapý örnekleri |
Androjen sentezi ya da etki kusuruna baðlý CGK:
46,XY kromozom yapýsýna sahip erkek çocuklarýnda, testisin yetersiz derecede testosteron sentezlemesi ya da dihidrotestosterona dönüþümün yetersiz olmasý dýþ genital yapýda kusurlu görünüm yaratabilir. Diðer yandan, testis fonksiyonlarýnýn normal olmasý ve normal hormon sentezine raðmen, bu hormonlarýn etki edeceði bölgelerde sorun olabilir (androjen reseptör eksikliði). Nadiren, MIF sentez eden Sertoli hücrelerinde kusur tespit edilebilir.
Androjen sentezi ya da etki kusuruna baðlý olarak cinsel geliþim kusuru gösteren erkek çocuklarda, çok hafiften çok aðýr derecelere kadar deðiþen dýþ genital yapý kusuru olabilir. En basit ve en sýk görülen kusurlar arasýnda “hipospadyas” gelir. Hipospadyas, halk arasýnda “doðuþtan sünnetli olmak” ya da “peygamber sünnetli olmak” olarak da bilinir. Genetik ve gonadal kusurlar hipospadyas sebebi olabileceði gibi, nedeni bilinmeyen ve baþka hiçbir kusurun eþlik etmediði hipospadyas olgularý da sýk görülür.
|
|
|
|
|
|
|
Resim 2: Hafif ve aðýr hipospadyas görüntülerine örnekler |
Hipospadyas nedenleri arasýnda bulunan 5-alfa redüktaz enzimi eksikliði, yenidoðan döneminde tanýnmalýdýr. Bebeðin kýz olduðunu düþündürecek kadar aðýr dýþ genital yapý kusuruna (aðýr hipospadyas) raðmen bu olgularda normal sperm fonksiyonlarý ve normal erkek çocuðu pubertesi (penisin büyümesi, kas kitlesinin artmasý ve sesin kalýnlaþmasý) görülür.
Androjen duyarsýzlýðý sendromu (AIS) olarak bilinen cinsel geliþim kusurlarýnda bu durum tam (complete androgen insensitivity syndrome;CAIS) ya da kýsmi (partial androgen insensitivity syndrome; PAIS) olarak bulunabilir. Androjene tam duyarsýzlýk gösteren olgularda (CAIS) dýþ genital yapý tümüyle diþi görünümdedir, testisler inguinal bölgededir ve farkedilmeyebilirler. Bu durum, bir kýz(!) çocuðunda inguinal herni (kasýk fýtýðý) ameliyatý sýrasýnda testislerin bulunmasý ile tespit edilebilir. Eriþkin dönemde ise adet göremeyen ve hiçbir kýllanma belirtisi göstermeyen kýz(!) çocuklarýnda, yüksek oranda testosteron seviyeleri ile kendisini belli eder. Kýsmi duyarsýzlýk gösteren ve kýz çocuðu olarak yetiþtirilen çocuklarda dýþ genital yapýda hafif derecede kliteromegali (büyük klitoris), kýllanma artýþý olabilir. Erkek olarak yetiþtirilenlerde ise puberte döneminde penisin yetersiz büyümesi ve meme dokusunun belirginleþmesi ilk bulgular olabilir.
|
|
|
|
Resim 3: Androjen duyarsýzlýðýnda görülen dýþ genital yapý görüntülerine örnekler |
Gonad disgenezisine baðlý CGK
46,XY gonad disgenezisi: Bu gruptaki olgularda, normal kromozom yapýsýna raðmen, testisin belirlenmesi ve oluþumundaki kusurlar nedeniyle cinsel geliþim kusurlarý ortaya çýkar. Testisin oluþumunda rol oynayan çeþitli gen ve transkripsiyon faktörlerinin tam ya da kýsmi eksikliði, tam ya da kýsmi testis (Leydig ya da Sertoli hücrelerinin) fonksiyon kusurlarýna neden olur (“complete gonadal dysgenesis” – Swyer sendromu & “partial gonadal dysgenesis”). Dýþ genital yapýnýn anormal geliþimi tümüyle gonad disgenezisinin derecesine baðlýdýr.
46,XX gonad disgenezisi: bu gruptaki olgular tümüyle diþi görünümde olmalarýna raðmen, normal ergenlik bulgu ve belirtileri gösteremezler. Gonadlarý oluþmamýþtýr ve yüksek oranda gonadlarý uyaran hormon (gonadotropin) seviyelerine sahiptirler. Bu olgularýn, benzer þekilde gonad geliþimi göstermeyen Turner sendromlu olgulardan farký, boy kýsalýðý ve ilave doðumsal anomalilerinin olmamasýdýr.
46,XX kromozom yapýsýna sahip bazý olgularda testiküler tübüllerin over folikülleri ile birlikte ayný gonad içinde yer aldýðý görülebilir. Bazý durumlarda ise bir tarafta testis diðer tarafta over dokusu bulunabilir (gerçek hermafrodit!). Bu þekilde gonad geliþimi gösteren olgularýn çoðunluðu 46,XX kromozom yapýsýna sahip olduðu gibi, 46,XY ve 45,X/46,XY mozaik kromozom yapýsý da olabilir.
|
|
|
|
|
Resim 4: a) 46,XY - MIF eksikliði |
Resim 4: b) 46,XY - gonadal disgenezi |
Resim 4: c) 46,XX - male (gonadal disgenezi) |
Resim 4: Gonadal disgenezi gösteren olgulara ait dýþ genital yapý örnekleri
Cinsiyet kromozomuna baðlý CGK
45,X/46,XY (miks gonadal disgenezi) : Bu olgularda bir tarafta geliþmemiþ gonad (streak), diðer tarafta ise kusurlu geliþim gösteren testis bulunur. Dýþ genital yapý, testis dokusunun fonksiyonlarýna baðlý olarak, deðiþik derecelerde erkek tipte farklýlaþabilir (özellikle testisin olduðu tarafta).
45,XO (Turner sendromu): Anormal over dokusu geliþimi gösteren olgularýn hemen yarýsý 45,XO kromozom yapýsýndadýr. Olgularda boy kýsalýðý, mental geliþme geriliði ve farklý derecelerde doðumsal anomaliler bulunabilir.
47,XXY (Klinefelter sendromu): Bu olgularda, normalden küçük ve geliþmemiþ testisler ve düþük seviyelerde androjen sentezi nedeniyle küçük penis yapýsý bulunur. Giderek azalan testis fonksiyonlarý yanýnda, püberte döneminde meme dokusunun geliþmesi tabloya eþlik edebilir.
|
|
Resim 5: 45,XO/46,XY gonadal disgenezi |
|
|
Resim 6: Penis agenezisi (Aphallia) |
|
|
Resim 8 : Gömük penis (buried penis)
|
|
|
Resim 9 : Hipospadyas ve mikropenis
|
Cinsel geliþim kusurlarýnda taný ve tedavi yöntemleri
Cinsel geliþim kusurlarýnda, bu konuda tecrübeli kiþilerin görüþleri alýnmadan cinsiyet kesinlikle belirlenmemelidir. Olgular multidisipliner bir yaklaþým ile ele alýnmalý ve geciktirilmeden her olgunun cinsiyeti (gerekli tetkiklerin yapýlmasýndan sonra) belirlenmelidir. Cinsel geliþim kusuru ile ilgili bilgiler detaylý olarak aileye aktarýlmalý, karar verme aþamasýnda ailenin de görüþlerine önem verilmelidir. Hasta ve aileye ait bu özel bilgiler büyük bir titizlikle saklanmalýdýr. Cinsel geliþim kusuru gösteren her bireyin, toplumun bir üyesi olduðu gözardý edilmemelidir. Uygun taný, tedavi ve destek ile normal yaþantýlarýný sürdürebilecekleri bilinmelidir.
Taný yöntemlerinde aþaðýda belirtilen sýralama her olguda farklý seyredebilir :
Ýlk 48 saat içerisinde yapýlabilecek tetkikler:
1- kromozom analizi,
2- serum hormon, MIF, inhibin-B, elektrolit deðerleri,
3- görüntüleme teknikleri (ultrason, sinografi/endoskopi)
Ýlk 48 saat sonrasýnda yukarýdakilere ek olarak ihtiyaç duyulabilecek tetkikler:
1- hCG ve ACTH uyarý testi,
2- idrar steroidleri analizi,
3- genetik analiz,
4- laparoskopi, laparotomi, gonad biyopsisi
Cerrahi deðerlendirme: Cinsel geliþim kusuru gösteren olgularýn, bu konuda tecrübeli cerrahlar (çocuk cerrahý, çocuk ürolojisi uzmaný) tarfýndan deðerlendirilmesi gerekir. Cerrahi tedavi mümkün olduðu kadar sýnýrlý yapýlarak, ilk aþamada geri dönüþü olmayan cerrahi girþimlerden kaçýnýlmalýdýr. Yapýlacak cerrahi giriþim fonksiyonel yarar saðlamalý, yalnýzca ailenin stresini azaltmaya yarayacak kozmetik amaçlý cerrahi giriþimler mümkün olduðunca yapýlmamalýdýr. Bazý cinsel geliþim kusurlarýnda gonadlarýn (streak gonad, gonad disgenezisi ) kanser geliþme riski nedeniyle çýkartýlmasý gerekebilir. Bazý olgularda, erken cerrahi müdahale sorunun tamamen ortadan kalkmasýný saðlamakla beraber, ameliyatýn zamaný (tek ameliyat ile en iyi sonucun elde edilmesi amacýyla) tecrübeli bir cerrah tarafýndan belirlenmelidir. Bazý ameliyatlar birkaç aþamada gerçekleþtirilebilir, ya da ilk ameliyat sonrasýnda ek ameliyatlara gereksinim duyulabilir. Penisin hiç geliþmememesi (penil agenezi) ya da çok küçük penis (mikropenis) nedeniyle diþi yönde cinsiyet belirlenmemeli, ancak penis rekonstruksiyonu konusunda da aileye gerçekçi bilgiler verilmelidir. Cinsiyetin ve cinsel kimliðin yalnýzca dýþ genital yapýlar ile belirlenmediði bilinmeli ve aileye anlatýlmalýdýr.
Psikolojik deðerlendirme ve destek: Cinsel geliþim kusuru gösteren bir yenidoðanýn ailesinin psikolojik desteðe gereksinimi vardýr. Bu desteðin ihtiyacý, cinsiyetin yanlýþ belirlendiði ve doðru tanýnýn geç konulduðu olgularda artar. Aile desteðinin yanýnda, cinsel geliþim kusuru gösteren her olgunun da yaþýna uygun psikolojik deðerlendirmesi yapýlarak uzun süreli takibi gerekir. Tanýsý geç konulan olgularda, cinsiyetin belirlenmesinin uzadýðý ya da cinsiyetin tekrar belirlenmesinin (gender reassignment) gerektiði durumlarda, cinsiyetin belirlenmesi için üst yaþ sýnýrý 18 aydýr civarýdýr. Onsekiz aydan daha büyük olgularda yapýlan cinsiyet tayini çok yakýndan takip edilmelidir. Çocuðun yaþý ve yaþýna göre cinsel tercihleri çok yakýn takip edilmeli, bu tercihleri önemle deðerlendirilmelidir.
· Þüpheli dýþ genital yapý varlýðýnda, genital yapý özellikleri hiçbir zaman genetik yapý (46,XX ya da 46,XY) için belirleyici deðildir.
· Kromozom analizi yanýnda SRY geninin tespit edilmesi, cinsel geliþim kusuru gösteren bir yenidoðan/çocuðun genetik yapýsýnýn belirlenmesinin en güvenilir yoludur.
· Özellikle yenidoðan döneminde MIF seviyesinin belirlenmesi, testis (Sertoli hücrelerinin) geliþimini gösteren önemli bir bulgudur.
· Bir erkek yenidoðanýn testislerinin yerinde olmamasý(inmemiþ testis), birlikte “hipospadyas”ýn bulunmasý (peygamber sünneti / doðuþtan sünnetli olmak), cinsel geliþim kusuru bulgusu olabilir.
· Bir kýz yenidoðanýn sýk sýk kusmasý ve genital yapýsýnýn aþýrý pigmentasyonu (koyu renkli olmasý), cinsel geliþim kusuru bulgusu olabilir.
· Normal büyüme-geliþme süreci gösteren, ergenlik dönemindeki bir kýz çocuðunda adet kanamasýnýn ve meme geliþiminin olmamasý cinsel geliþim kusuru açýsýndan þüphe uyandýrmalýdýr.
· Yenidoðan döneminde kromozom, SRY ve MIF analizi, androjen ve öncü hormonlarýnýn (testosteron, dihidrotestosteron, 17-hidroksiprogesteron, androstenodion, progesteron), kortizol ve aldosteron, serum elektrolit ve kan þekeri seviyelerinin belirlenmesi, yapýlmasý gereken ilk laboratuvar testleridir.
· Sonuçlar elde edilinceye kadar “bebek”, “yumurtalýk”, “cinsel organ” gibi genel ifadeler kullanýlmalý, “kýz”/”erkek”, “testis”/”over”, “penis”/”klitoris” gibi belirleyici ifadelerden kaçýnmalýdýr.
· Cinsel geliþim kusurunun tespit edilmesi ile birlikte ailenin psikososyal destek altýna alýnmasý, uygun olan en iyi zaman ve koþullarda konu ile ilgili ayrýntýlý olarak bilgilendirilmesi gerekir.
ÝNMEMÝÞ TESTÝS
Testislerin skrotumda (torbada) bulunmamasý durumudur. Sað, sol ya da çift taraflý inmemiþ testis olabilir. Testisin bulunduðu yere göre; karýn içinde (intraabdominal testis), kasýk kanalýnda (inguinal), yüzeyel kasýk boþluðu (superficial inguinal pouch), yüksek skrotal (prescrotal) inmemiþ testis olarak ifade edilebilir. Yüzeyel kasýk boþluðu, inmemiþ testisin en sýk bulunduðu bölgedir (%80).
Anne karnýndaki bebekte karýn içerisinde bulunan testisler, gebeliðin 30. haftasýndan itibaren kasýk kanalýndan geçerek skrotuma (torbaya) doðru inmeye baþlar. Testislerin skrotuma tam olarak yerleþmeleri ise gebeliðin son haftalarýnda gerçekleþir. Bu nedenle, erken doðan erkek bebeklerde inmemiþ testis görülme sýklýðý daha yüksektir (zamanýnda doðan bebeklerde %3-5, erken doðan bebeklerde %5-8). Bebek olgunlaþtýkça testisin skrotuma yerleþmesi tamamlanýr ve 1 yaþýndaki erkek çocuklarda testisin skrotumda görülmeme olasýlýðý %1-2 oranýna düþer.
Testisler, bulunduklarý torba içerisinde normal vücut sýcaklýðýndan 0,5-1 Co daha düþük ýsýda korunurlar. Bu koþul, germ hücrelerinin normal geliþimi ve fonksiyonlarý için gereklidir. Ýnmeyerek vücut sýcaklýðýnda bulunan testislerdeki germ hücrelerinin 6. aydan itibaren, geri dönüþümsüz olarak zarar gördükleri belirlenmiþtir. Bu nedenle, gerçek inmemiþ testisin zamanýnda tanýnmasý önemlidir ve inmemiþ testisin tedavisi 6. aydan itibaren öngörülebilir.
Ýnmemiþ testis ile karýþtýrýlabilecek durumlar:
Retraktil testis:
Kremaster kaslarýnýn normalden daha reaktif olmasý nedeniyle, 5-6 yaþlarýndaki erkek çocuklarýnda görülen durumdur. Özellikle muayene sýrasýnda yukarýya doðru çekilen testislerin bu durumu ergenlik döneminde kaybolur.
Ektopik testis:
Normal iniþ yolu dýþýna çýkarak torba dýþýnda, ya da karþý taraftaki torba içinde bulunan testis.
Anorþi: Testisin hiç bulunmamasý durumu. Anne karnýnda geliþim kusuru ya da hiç geliþmemiþ olmasý sebebiyledir.
Taný:
Ýnmemiþ testis için en önemli taný metodu iyi bir fizik muayenedir. Ele gelmeyen ya da karýn/kanal içinde bulunan testisin yerini/yapýsýný belirlemek için en uygun radyolojik taný metodu ultrasonografidir (US). Ek olarak, manyetik rezonanstan (MR) faydalanýlabilir.
Tedavi:
Ýnmemiþ testisin 6. aydan itibaren (cerrahi) tedavisi öngörülebileceði gibi, bulunduðu bölgeye ve anatomik baðlantýlarýna göre 1 yaþýna kadar beklenebilir. Çocuðun olgunlaþmasý ile birlikte skrotumda yerini almasý beklenen testis, 1. yýlýn sonuna kadar izlenebilir. Olgularýn bazýlarýnda medikal (hormon) tedavisi uygulanabilir. Cerrahi tedavi gerektiren testis için 1 yaþýný geçirmemek gerekir.
Çift taraflý inmemiþ testisi bulunan çocuklarda, iç genital yapýlarýn deðerlendirilmesi gerekebilir. Ameliyat sonrasýnda da, testislerin belirli aralýklarla kontrolu ve geliþimi takip edilmelidir.
|
Resim: Testisin normal iniþ yolu üzerinde kalabileceði bölgeler (mavi). Testisin iniþ yolundan sapmasý ve ektopi göstermesi (kýrmýzý).
|
|
|
Resim: Ýnmemiþ testis: ameliyat öncesi ve sonrasý
|
HÝPOSPADÝYAS
Erkek çocukta dýþ idrar yolu (üretra) aðzýnýn, bulunmasý gereken penis ucundan daha aþaðýda ve geride olmasýdýr (Resim 2). Penis derisinin ("preputium";prepusyum) anormal görünümde (yarý sünnetli/doðuþtan sünnetli/peygamber sünnetli) olmasý hipospadiyasa eþlik eden en önemli muayene bulgusudur.
Hipospadiyas þekilleri: Üretra yolu-oluðu ("urethral groove") boyunca, bulunduðu bölgeye baðlý olarak, farklý derecelerde hipospadiyas tespit edilebilir; 1. derece (glanüler), 2. derece (distal), ya da 3.derece (proksimal) hipospadyas. Daha ayrýntýlý olarak; glanüler, distal-mid-proksimal penil, penoskrotal ve perineal hipospadyas olarak da sýnýflanabilir. Ýkinci ve 3. derece (proksimal, penoskrotal ve perineal) hipospadiyaslarda, anormal geliþen penis cismi ("corpus spongiosum") ve penisi saran baðdokusu tabakalarý penisi aþaðýya doðru çekebilir ("chordee").
Görülme sýklýðý: Hipospadiyas, erkek çocuklarda inmemiþ testisten sonra en sýk görülen dýþ genital yapý anomalisidir. Sýklýðý giderek artan hipospadiyas, erkek yenidoðanlarda 1/250 - 1/500 oranýnda görülebilir. Hipospadyas ile birlikte inmemiþ testis, böbrek geliþim kusurlarý, cinsel geliþim kusuru (DSD) görülebilir. Bu nedenle, özellikle 3.derece hipospadiyasý bulunan çocuklarýn ayrýntýlý olarak tetkik edilmesi gerekir.
Hipospadiyas geliþme nedenleri arasýnda sýklýkla endokrin, çevresel ve genetik faktörler bulunur. Bazý kimyasal maddelerin ve teratojenik ilaçlarýn, anne karnýnda geliþmekte olan bebeðin dýþ genital yapýsýnýn normal geliþimini engellediði bilinmektedir.
Tedavi: Hipospadiyasýn olumsuz etkileri arasýnda, uygun pozisyonda idrar yapamama, aðrýlý ereksiyon, cinsel birleþme güçlüðü ve tüm bunlarýn sebep olduðu olumsuz psikolojik etkiler bulunur. Penis üzerinde bulunan yarým sünnet derisi (prepusyum), cerrahi tedavi sýrasýnda gerekli olabileceði için korunmalý, anne-babaya bebeðin sünnet ettirilmemesi gerektiði özellikle belirtilmelidir. Hipospadiyasýn cerrahi tedavisi, cinsel kimliðin geliþmesinden önce, sýklýkla ilk yýl içerisinde yapýlmalýdýr. Bir, ya da iki aþamalý ("chordee" varlýðýnda) olarak gerçekleþtirilecek ameliyat, hipospadiyas konusunda tecrübeli bir çocuk ürolojisi uzmaný tarafýndan yapýlmalýdýr.
|
|
|
|
|
Resim 10: Hipospadiyas ve chordee birlikteliði; ameliyat öncesi(1,2) ve ameliyat sonrasý(3,4,5). |
|
|
|
|
Resim 11: Hipospadiyas:ameliyat öncesi ve sonrasý görüntüleri
|
|
|
|
|
Resim 12: Hipospadiyas: ameliyat öncesi ve sonrasý görüntüleri
|
|
|
|
|
Resim 13: Hipospadiyas: ameliyat öncesi ve sonrasý görüntüleri
|
|
|
|
Resim 14: Hipospadiyas: ameliyat öncesi ve sonrasý görüntüleri
|
|